Neden bir şeyi Google’da aramak yeterli değildir?

Neden bir şeyi Google’da aramak yeterli değil?

Orjinal Başlık: Why “Googling It” Is Not Enough  1

İnternet, öğrencilerin araştırma yapma yöntemlerini değiştirdi mi? Pew Araştırma Merkezi tarafından yayınlanan “Gençler Dijital Dünyada Nasıl Araştırma Yapıyor” isimli çalışmaya göre bu sorunun yanıtı evet ve her zaman iyi yönde değil.

2.000’den fazla ortaokul ve lise öğretmeni ile gerçekleştirilen bir çalışmaya göre, bugünün çocukları için araştırma yapmak “Google’da aramak” demek ve sonuç olarak, araştırma yapmak zihinsel ilgi ve keşfetmenin nispeten yavaş sürecinden, bir görevi ya da ödevi tamamlamak için yeterli olan bilgiye erişme amacı güden, hızlandırılmış, kısa dönemli alıştırmalara dönüşmüştür.

Araştırmaya katılan öğretmenler internetin öğrenciler için yararlarını (çok detaylı ve geniş bilgi alanı sunması, sunulan bilginin çoklu gösterimi, bağımsız ve kendine güvenen bir araştırmacı haline gelme olanağı tanıması) kabul etse de; kısa dikkat aralığına sahip ve kolayca kafaları karışan çocukların, derinlikli ve özgün araştırmalar yapmak için gerekli olan becerileri geliştiremedikleri yönünde endişelerini dile getirmektedir.

Rapora göre: “Çalışmaya katılan öğretmenlerin %77’si, internet ve dijital arama araçlarının öğrencilerin araştırma çalışmalarında “çoğunlukla olumlu” bir etkisi olduğunu söylemektedir. Aynı zamanda anket uygulanan öğretmenlerin %76’sı, internet arama araçlarının öğrencileri bilgiye hızlı ve kolay bir şekilde ulaşmaya koşulladığı varsayımına “kesinlikle katıldığını” belirtmiştir.

Peki, öğretmenler ve aileler, öğrencilerin Google’ın ötesine geçmelerini sağlamak için neler yapabilirler? İşte öneriler:

Dijital okuryazarlığı da destekleyin, geleneksel okuryazarlığı da. Pew’in çalışmasına göre öğretmenlerin büyük bir kısmı günümüz teknolojisi ile öğrencilerin güvenilir bilgilere ulaşmasının daha da zorlaştığı düşüncesine katılmaktadır. Dijital okuryazarlığı öğretme teknikleri, öğrencilere ulaştıkları bir internet kaynağının güvenirliğini nasıl belirleyeceklerini ve bu kaynaktaki ifadelerin diğer kaynaklara göre kontrolünü nasıl yapacaklarını öğretebilir. Ancak öğrencilerin asıl ihtiyacı internette çok yaygın olan hatalar ve tamamen asılsız bilgiler arasında yön bulmalarını sağlayacak olan bilgi yüklü orijinal bir hard disktir; yani beyinleri.

Öğrenciler internette karşılaştıklarını doğru değerlendirebilmek için konu hakkında çok fazla gerçek bilgi sahibi olmalıdır ve içerik bilgisi edinmek için hala en iyi yol kurgusal olmayan kitaplar okumaktır.

Öğrencileri bilgiye yüz yüze erişme konusunda cesaretlendirin. Dijital çağda büyüyen gençler genellikle bir insanın bilmeye ihtiyaç duyacağı her şeyin internette bir yerlerde olduğu düşüncesine sahiptir, öyleyse onlar için bunun böyle olmadığını gösterecek görevler tasarlayın. Onlardan kütüphaneden Google’da henüz taranmamış bir kitabı bulmalarını isteyin, dijital olmayan ne kadar çok kaynak olduğu hakkında onlara bilgi verebilecek bir kütüphanecinin desteğini almalarını sağlayın; sözel bir tarih projesi yürütmelerini destekleyerek yaşayan insanların internette bulunamayacak hikâyelerini toplamalarını isteyin.

Daha derin bir araştırma yürütmeleri konusunda rehberlik edin. İnternet dikkatli araştırmanın düşmanı değildir; her şeye rağmen tarihçiler, bilim adamları ve diğer uzmanlar çalışmalarını yoğun bir şekilde internete dayandırmaktadır. Ancak onlar, bilgisayarlarını çevrimiçi veri tabanları ve akademik dergiler gibi derinlemesine kaynaklara ulaşmak için kullanıyorlar, Yahoo ya da Wikipedia için değil. Öğrencilerin, arama motorunda görüntülenen sonuçların aradıkları konuyla ilgili bilgilerin en üst katmanı olduğu ve oradan yola çıkarak daha fazla eşelemeleri gerektiğini bildiklerinden emin olun. Google, araştırmalarının sonu değildir, diğer bir ifadeyle o sadece bir başlangıç.


Dipnotlar:

  1. KQED, Why “Googling It” Is Not Enough, KQED News, Kasım 2012.