Sınıf Mevcudu ve Başarı

Eğitim araştırmalarındaki yanılgıya karşı azami kırılganlık algısı ve değişime karşı direnç, istatistik ve analitik becerilerinin cılız kalmasına yol açmıştır. Bunun çarpıcı sonuçlarından birini Malcolm Gladwell örnekliyor. Özellikle sosyal psikoloji alanındaki buluşları, “Çizginin Dışındakiler” gibi çarpıcı çok-satan kitaplara dönüştüren gazeteci-yazar, sınıflardaki öğrenci sayısı düştükçe eğitim kalitesinin artacağına dair olan inancı eleştirmektedir. Gladwell’e göre insanlar doğrusal modelleri fazlaca sevdiği için, “ne kadar az öğrenci olursa, öğretmenin çocuk başına düşen ilgisinin o kadar artacağını” varsayarlar ki bununla, “ne kadar öğretmen ilgisi olursa o kadar eğitim başarısı olur,” varsayımı birleşince basit mantık sınıf nüfusunu küçültmeyi gerektirir. ABD’de her bir sınıf için üst limit 24 kişidir. 48 kişi olursa 24’er kişilik iki sınıf açılırken, 49 kişi için iki adet 16, bir adet 17 kişilik sınıf açılır. Oysa 30 yıllık verilere dayanarak yapılan analiz, 24 kişiye kadar sınıflarda başarının doğrusal yükseldiğini, 24-30 arasında sabit kaldığını, 30’dan sonra düşmeye başladığınıgösteriyor. Yani ilişki doğrusal değil, ters U eğrisi biçiminde. Basit istatistik pratiklerini kullanmamak milyarlarca dolara mal olabiliyor.